Bu araştırmanın genel amacı, yedinci sınıf Türkçe dersi konuşma eğitiminin öğretmen görüşleri ve öğretmenlerin sınıf içi uygulamaları doğrultusunda değerlendirilmesidir. Araştırmanın deseni karma yöntemdir. Araştırmanın evrenini Adana ili merkez ilçelerindeki (Seyhan, Yüreğir ve Çukurova) devlet okullarında görev yapan ve yedinci sınıflara giren Türkçe öğretmenleri oluşturmaktadır. Araştırmada veriler, nicel veri toplama araçlarından anket; nitel veri toplama yöntemlerinden görüşme ve gözlem kullanılarak toplanmıştır. Nicel verilerin elde edildiği örneklem, olasılığa dayalı örnekleme yöntemi ile belirlenmiştir. Belirlenen 119 ilköğretim okulundan yedinci sınıf Türkçe derslerini yürüten 222 öğretmen seçilmiştir. Nitel verilerin toplandığı, görüşme yapılan 10 öğretmenden ve gözlem yapılan beş öğretmenden oluşan çalışma grubu ise amaçlı örnekleme yönteminden ölçüt örneklemesi kullanılarak belirlenmiştir.
Araştırmada nicel veriler araştırmacı tarafından geliştirilen “Yedinci Sınıf Türkçe Dersi Konuşma Eğitiminin Değerlendirilmesine İlişkin Anket Formu” kullanılarak, nitel veriler ise öğretmen görüşme formu ve gözlem formu kullanılarak toplanmıştır. Öğretmenlere uygulanan anket sonucunda elde edilen veriler, betimsel istatistik tekniklerinden frekans ve yüzde kullanılarak analiz edilmiştir. Yapılan görüşmeler ve gözlemler sonucunda elde edilen nitel verilerin analiz edilmesinde ise içerik analizi tekniği kullanılmıştır.
Araştırmanın sonucunda, öğretmenlerin konuşma becerisine yönelik amaç ve kazanımlara, etkinliklere ve çeşitli çalışmalara, yöntem-tekniklere, ölçme araçlarına, araç-gereçlere, konuşma eğitimine ayırdıkları süreye, karşılaştıkları güçlüklere ve bu güçlüklerin çözüm önerilerine ilişkin görüşleri ve konuşma becerisini geliştirmeye yönelik sınıf içi uygulamaları doğrultusunda 7. sınıf Türkçe dersi konuşma eğitimi değerlendirilmiştir. Araştırma bulgularına göre öğretmenlerin çoğunluğu (%80,7’si) amaç ve kazanımların, öğrencilerin dil gelişimine katkı sağladığını; konuşma becerisiyle ilgili ihtiyaçlarına (%75,2’si) ve 7. sınıf seviyesine uygun olduğunu; etkinliklerle uyumlu olduğunu (%77’si) belirtmişlerdir. Görüşme yapılan öğretmenler de anket verilerini destekleyecek şekilde görüşlerini belirtmişlerdir. Yapılan gözlemlerde ise öğretmenlerin derslerinde yeteri kadar konuşma becerisini geliştirmeye yönelik kazanıma yer vermediği görülmüştür. Öğretmenlerin yarısından çoğu, öğretmen kılavuz kitabındaki etkinlikleri her zaman uyguladıklarını belirtirken; görüşmeye katılan öğretmenler bu etkinlikleri atlayabildiklerini belirtmişlerdir. Gözlemlerde ise yeterince etkinlik uygulanmadığı saptanmıştır. Öğretmenlerin en çok kullandıkları yöntem-teknik soru-cevaptır. En çok kullandıkları araç-gereçler de öğretmen kılavuz kitabı, ders kitabı ve öğrenci çalışma kitabıdır. Araştırmaya katılan öğretmenler, konuşma eğitiminde yeterince araç ve gereç kullanmamalarına gerekçe olarak okullardaki araç-gereç eksikliğini göstermişlerdir. Bunun yanı sıra öğretmenler, konuşma becerisini değerlendirirken en çok kullandıkları ölçme aracının performans görevi olduğunu belirtmişlerdir. Görüşmelerde öğretmenler yeterince ölçme aracı kullanmadıklarını belirtmiş, gözlemlerde ise yeterince ölçme aracı kullanılmadığı görülmüştür. Ayrıca öğretmenlerin çoğunluğu (%72,5’i) TDÖP ile öğretmen kılavuz kitabını birbiriyle uyumlu bulmuştur. Ankete ve görüşmeye katılan öğretmenler, konuşma eğitimine haftada bir saat ayırmaktadır. Gözlenen öğretmenlerin ise konuşma eğitimine farklı süreler ayırdığı görülmüştür. Bu sürelerde de yerel ağız kullanımının, telaffuz bozukluklarının, vurgu-tonlama hatalarının var olduğu görülmüştür. Giderilebilmesi için ve sözcük dağarcığının zenginleşmesi için öğretmenlerin çeşitli çalışmalara yer verdikleri gözlenmiş ve bu konudaki fikirleri de alınmıştır.
Sonuç olarak öğretmenler, konuşma eğitiminde bazı eksikliklerin (sözcük dağarcığının yetersiz olması, telaffuz bozuklukları, sürenin yetersiz olması, sınıfların kalabalık olması, araç-gereç eksikliği, dinleme alışkanlığının olmaması…) olduğunu belirtmişlerdir. Bu doğrultuda konuşma eğitiminin daha etkili bir hale gelebilmesi için de bazı şartlar (sürenin arttırılması, okuma alışkanlığının kazandırılması, sınıflardaki öğrenci sayısının azaltılması, sınıfların araç-gereçlerle donatılması, ailenin eğitilmesi) öne sürmüşlerdir.
Tags: