İşletme Finansı Tezi

işletme tez konuları,
İktisat Tarihi,
Türkiye Ekonomisi,
Finansal Ekonomi ,
İktisadi Kalkınma Ve Büyüme ,
Maliye Politikası ,
Vergi Hukuku ,
Pazarlamaya Giriş,
Envanter Bilanço,
İşletme Yönetimi,
İşletme Finansı,

 

Finansal Yönetim ve Fonksiyonları

işletme tez konuları,
İktisat Tarihi,
Türkiye Ekonomisi,
Finansal Ekonomi ,
İktisadi Kalkınma Ve Büyüme ,
Maliye Politikası ,
Vergi Hukuku ,
Pazarlamaya Giriş,
Envanter Bilanço,
İşletme Yönetimi,
İşletme Finansı,
işletmede finansal yönetimin başlıca karar alanlarının neler olduğunu belirleyebilmek.
• işletmelerin faaliyete geçebilmeleri, faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için çok sayıda varlıklara ihtiyaçları vardır. işletmeye gerekli olan varlıkların sağlanması, bu varlıklar için gerekli fon ihtiyacının belirlenerek bu ihtiyacın en iyi şekilde nasıl finanse edileceğinin belirlenmesi ve elde edilen kârların ne şekilde dağıtılacağına ilişkin kararların alması finansal yönetimin temel sorumluluk alanlarıdır. Finansal kararlarda öncelikli amacın ne olduğunu açıklayabilmek.
• Ticari işletmelerde gerek finansmanla gerekse yatırımlarla ilgili olsun tüm finansal kararlarda öncelikli amaç, işletmenin değerini maksimize etmek olmaktadır. Kâr maksimizasyonuna göre en önemli üstünlüğü zaman ve risk boyutunu dikkate almasıdır.Finansal yönetiminde yaşanan gelişmelerle bunların etkilerini betimleyebilmek.
• Bir zamanlar finansal kayıtların tutulması, raporların hazırlanması, işletmenin nakit durumunun yönetilmesi gibi işleri kapsamaktayken, son yıllarda finans yöneticilerinin görevleri, bu sayılanların çok ötesine geçmiştir.
• 1930 öncesi finans yönetiminde, esas olarak finanslama ya da bilançonun pasif tarafında yer alan borçlanmalar ve öz sermaye üzerinde yoğunlaşılmıştır.
• 1940 ve 1950 ’li yıllarda finansal yönetimde kantitatif yöntemlere yer verilmiştir. ilk defa, finansal yönetimde, fonların kullanımı, diğer bir ifade ile bilançonun aktif tarafıyla da ilgilenilmiştir.
• 1960’lı yıllarda sabit aktişerle, stoklar, alacaklar ve nakit gibi döner aktişerin dağılımında optimizasyon ve istatiksel tekniklerin kullanıldığı matematiksel modeller uygulanmaya başlanmıştır.
• 1980’li yıllardaki gelişmeler, finansal kararlar almada bilgisayarlı uygulamalara gittikçe artan bir önemin verilmesi yönündedir. Ayrıca bu yıllarda finans yöneticileri, sık sık yükselen faiz oranları karşısında varlıkların yönetiminde de daha atak davranmaktadırlar.
• Özellikle 1980’lerden sonra gelişmelerin hızı artmıştır. ilk dikkati çeken eğilim, sermayenin dolaşım hızının olağanüstü artmasıdır. Sermayenin uluslararasılaşması yeni bir olgu değildir. Ancak; dünya ekonomisinin merkez ülkelerinden çevre ülkelere yapılan doğrudan sermaye yatırımlarında ve daha çok da portföy yatırımlarında çok büyük sıçramalar yaşanmıştır.
• Dünya ekonomisinde yaşanan, yukarıda sayılan ve benzeri değişimler nedeniyle finans yöneticisinin işlevleri de büyük ölçüde nitelik değiştirmiştir. Karar alma, değişimin hızından dolayı daha çok zorlaşmış, daha riskli hale gelmiştir. Bu nedenle daha kapsamlı karar alma modelleri kullanma gereği ortaya çıkmıştır. Zamanın önemi büyük olduğu için, verilerin hızla alınarak kullanılabilmesinde bilgi işlem teknikleri yaygın bir biçimde kullanılmaya başlanmıştır. Değişimin yüksek olması belirsizlik ve risk ortamı yaratmıştır. Diğer taraftan piyasaların entegre olması nedeniyle piyasalar arasında etkileşim artmıştır. Dolayısıyla finansal yönetimde yeni finansal araçların ve yeni risk yönetim tekniklerinin kullanılması kaçınılmaz olmuştur.Finansal yönetimle yakın ilişkisi olan diğer disiplinleri saptayabilmek.
• Muhasebe: Finans yöneticisi karar vermede sık sık muhasebe verilerinden faydalanır. Genellikle muhasebeciler, geleceği öngörmede ve geçmişi değerlendirmede yönetime yardımcı olacak verileri ve finansal raporları hazırlamakla sorumludurlar.
• iktisat: Tipik olarak bir işletme, ekonominin genel durumuyla çok yakından ilgili olup, yatırım için para ve sermaye piyasasına bağımlıdır. Dolayısıyla finans yöneticisi; kredinin elde edilebilirliği ve fonların maliyetine, parasal politikaların nasıl etkileyebileceğini anlamak ve bilmek durumundadır. Aynı zamanda finans yöneticisi, mali politikalarda ve mali politikaların ekonomiye etkileri konusunda da uzmanlaşmış olmalıdır.
• Pazarlama, Üretim ve Kantitatif Yöntemler: Finansal yönetim ile onu ikinci derecede fonksiyon gören disiplinler pazarlama, üretim ve kantitatif yöntemlerdir. Bu disiplinler, finans yöneticisinin günlük kararlarıyla dolaylı olarak ilgilidir. işletmelerin yasal türlerinin finansal yönetim açısından taşıdığı özellikleri açıklayabilmek.
• işletmelerin finansal yönetimle ilgili kararlarında yasal yapı arasında önemli ilişki vardır. Sermayenin sağlanması, kârın dağıtımı, vergi tahakkuku, sermaye arttırımı, borçlanma miktarı, alacaklılara karşı sorumluluk gibi çeşitli açılardan bireysel işletme, şahıs ortaklıkları ve sermaye ortaklıkları arasında önemli farklılıklar bulunmaktadırişletme tez konuları,
İktisat Tarihi,
Türkiye Ekonomisi,
Finansal Ekonomi ,
İktisadi Kalkınma Ve Büyüme ,
Maliye Politikası ,
Vergi Hukuku ,
Pazarlamaya Giriş,
Envanter Bilanço,
İşletme Yönetimi,
İşletme Finansı,

 


Ünite 2

Paranın Zaman Değeri
Paranın zaman değerini açıklayabilmek.
• ister yatırımlarla isterse finansmanla olsun tüm finansal kararlarda rasyonelliği yakalayabilmek, doğru karar verebilmek için paranın zaman değeriyle ilgili hesaplamaları bilmek gerekir. Yatırım ya da finansmanla ilgili farklı seçeneklerde farklı zaman noktalarında farklı miktarlarda para giriş-çıkışları söz konusu olmaktadır. Paranın zaman değeriyle ilgili hesaplamalarını bilmeksizin bu seçenekleri karşılaştırarak doğru kararların verilmesi mümkün değildir. Araya zamanın girmesi bugünkü parayı, diğerine göre değerli kılmaktadır. Çünkü parayı sunan açısından o günkü kullanım hakkından vazgeçmenin bir getirisi olmalıdır. Değilse bu hakkını ertelemesi beklenemez. Parayı talep eden açısından da; sonraki zamanda tüketebileceği parayı bugünden tüketebilme hakkını elde etmenin bir bedeli olmalı dır. işte bu bedel, paranın zaman değerinden doğmakta ve “faiz” olarak adlandırılmaktadır.
Basit faiz hesaplama yöntemiyle faiz maliyetini hesaplayabilmek.
• Faiz hesaplamalarında basit ya da bileşik faiz yöntemi kullanılabilir. Genellikle bir yıla kadar süreli finansal işlemlerde basit faiz, uzun vadeli (Bir yıldan daha uzun) işlemlerde bileşik faiz kullanılmaktadır. Ancak günümüzde kısa vade ya da uzun vade anlayışının ülkelere, piyasanın özelliklerine göre değişmesi ve faizlerin gittikçe yükselmesi nedeniylekısa vadeli işlemlerde de bileşik faiz uygulaması yaygınlık kazanmıştır.
• Basit faizde faiz tutarı, her devre değişmeyen ana para üzerinden hesaplanır. Faiz, işleme konu olan para miktarına, faiz oranına ve süreye bağlı olarak değişir. iskontolama işlemlerinin hangi durumlarda söz konusu olduğunu ve iskonto hesaplarını yapabilmek.
• iskontonun kelime anlamı indirim demektir. Bu ünitede iskonto kavramıyla, özellikle işletmeler arasında yapılan vadeli alışverişlerde karşılaşılmaktadır. Kredili alışverişlerde belirli bir tarihte, belirli miktardaki bir paranın ödeneceğini gösteren bir belge düzenlenir
ki bu belgeye “ticari senet” ya da “bono” denir. Senedi elinde bulunduran, senedin vade tarihinde senet bedelini alabileceği gibi vade öncesinde senedi bir finansal kuruma iskonto ettirebilir.
• iskonto tutarı, senedin peşin değeri ya da vadeli değeri üzerinden hesaplanabilmektedir. iskonto tutarı senedin peşin değeri üzerinden hesaplanıyorsa buna iç iskonto yöntemi, vadeli değeri üzerinden hesaplanıyorsa dış iskonto yöntemi denir.
Bileşik faizin basit faize göre farklılıklarını saptayabilmek ve bileşik faiz hesaplamalarını yapabilmek.
• Bileşik faizde faiz, basit faizde olduğu gibi yalnızca anapara (başlangıç sermayesi) üzerinden hesaplanmaz; her devre kazanılan faiz ana paraya ilave edilerek her devre değişen sermayeler üzerinden faiz hesaplanır. Bu durumda da faizin de faizi hesaplanmaktadır. Her devre bir evvelki devrenin faizi kadar artan anaparalar üzerinden faiz hesaplandığından bileşik faizin faiz kazancı daha büyük olmaktadır. Basit faizle bileşik faiz arasındaki farklılık, faiz oranları yükseldikçe devre sayısı arttıkça büyük boyutlara ulaşmaktadır.
Eşit taksitli ödemelerin (anüite) bugünkü ya da gelecekteki değerlerini hesaplayabilmek.
• Belirli bir zaman süreci içerisinde, eşit aralıklarla verilen ya da alınan eşit ödemeler dizisi anüite olarak adlandırılır. Anüitelerde; ödemelerin ve ödeme aralıklarının eşit olması yanında vade boyunca faiz de değişmemektedir.
• Anüiteler, ödemelerin başlama noktasına göre, devre başı ve devre sonu olarak gruplandırılır. Bazı anüitelerde periyodik ödemeler devrenin başında yapılırken – kira ödemeleri gibi- bazı ödemelerde devre sonunda -kredi taksitlerindeki gibi- yapılır. Ödemeleri her devre sonunda yapılan anüitelere normal anüite denilir. Az sayıda taksitten oluşan anüitelerde gelecekteki toplam değer ya da bugünkü değer her bir taksit için ayrı ayrı hesaplama yapılarak bulunabilir. Ancak çok taksitli ödemelerde bu şekilde hesaplama zaman alıcıdır. Geometrik dizi özelliğinden faydalanarak geliştirilmiş formüller yardımıyla bu tür hesaplamalar kolaylıkla yapılabilmektedir.

işletme tez konuları,
İktisat Tarihi,
Türkiye Ekonomisi,
Finansal Ekonomi ,
İktisadi Kalkınma Ve Büyüme ,
Maliye Politikası ,
Vergi Hukuku ,
Pazarlamaya Giriş,
Envanter Bilanço,
İşletme Yönetimi,
İşletme Finansı,
Enşasyon, nominal ve reel faiz arasındaki ilişkiyi saptayabilecek ve nominal faizin enşasyondan arındırılmasını açıklayabilmek.
• Enşasyon, zaman içinde mal ve hizmet fiyatlarının ortalama düzeyinin yükselmesidir. Paranın ya da kredinin fiyatı olan faizin de enşasyondan etkilenmesi kaçınılmazdır. Enşasyonist ortamlarda fon arz edenlerin nominal faizden daha çok reel getiriyi bilmeleri gereklidir. Reel getiri oranı, para arz edenin satın alma gücündeki artışı gösterir. Satın alma gücünde bir artış yoksa reel getiri elde edilmemiş demektir. Nominal faiz; işleme konu olan ya da finansal varlığın üzerinde yazılı faiz oranını ifade eder. Reel getiri; Enşasyondan arındırılmış getiriyi ifade eder.
• Ekonomist Irving Fisher nominal faiz, reel faiz ve enşasyon oranı arasındaki ilişkiyi şu şekilde ortaya koymaktadır:
1 + Reel Faiz Oranı = 1 + Nominal Faiz Oranı
1 + Enşasyon Oranı

Yanıt yok

Bir yanıt yazın

Tez Ödev Talep Formu

Son Faaliyetler
Temmuz 2024
P S Ç P C C P
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
293031